1001 ÇEŞİT YALAN
VE HİLE İLE ŞEYTANA HİZMETKAR POLİTİKACILAR VE BÜROKRATLAR…

KONYA RESMİ KURUMLARINDAKİ
30 ZULMÜN LANETİNİN İLGİLİLERE UĞRAMAYACAĞINI MI ZANNEDİYORSUNUZ ?

                                 

Bu önemli ve
acil mesaj size ulaştığı zaman Allah katında sorumlu oluyorsunuz.1.Seçenek,Ziya
Paşa’nın belirttiği, zalime hizmetten zevk alan ve leş yiyen köpek olmak.
2.Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytan ve korkak olmak. 3.Zor olsa da zulme
karşı savaşan Hz.Ali, Rachel Corrie, Anna Politkovskaya gibi aslan olmak.Siz dürüst,
onurlu, cesur aslan olun! Bu haksızlıkları dünyaya ilan edin ve gereğini yapın !

Konya’da 8
yıl boyunca yaşanan ve yaklaşık 10’ dan fazla kişinin zulme, iftiraya,
yalanlanmaya uğradığı bir trajedinin feryadıdır ! Bütün münafıklar ve zalimler
için 3. lanet ve bedduamız başladı !

Mücadelenin
boyutuna ve insanlığın, adaletin hiç olmadığına boğazınız yutkunarak bakın! 30
tane haksızlığın, yolsuzluğun düzeltilmesi ve insan haklarının ödenmesi için
tam 20 resmi kurum ve kişiye, yaklaşık 119 belge ve kanıt ile müracaat
edildiğinde, hangi bir haksızlık düzeltilmiştir !? Bütün gerçekler yalanlanmış,
örtbas, yalancı şahitlik ve iftira ile lanetli koltuklar ve şöhret korunmaya
çalışılmıştır !

İyilik yapmak
ve adaleti sağlamak isteyen kahramanlar için yaklaşık 27 sayfalık rapor ve 51
adet kanıtlayıcı belge ve 1 ses kaydı internette http://gercekler42.spaces.live.com
adresinde kayıtlıdır! Bütün kanıtları oradan alabilirsiniz ! Buyrun,
inceleyin yalanları ve hileleri; bir gün herkese adalet lazım olacak ! Herkes
ne ekerse, onu biçecek!

2002’de kayda
başlanan kötülüklerden 2004 Eylülünde Konya İl Milli Eğitim Müdürü Halil
Şahin
, güya tayin haksızlığını düzeltmek için bir öğretmene “Yaz
dilekçeni!” demiş, sonra sözünü tutmamıştır! Hiçbir ceza almamıştır!

2008
Şubatında Selçuklu Necip Fazıl Kısakürek İlköğretim Okulu’nda müdür
yardımcısına bir belgeyi temin edip ilçe müdürlüğüne göndermede kendi kusuru
olmadığı halde iftira cezası verilmiştir. İlgili bayan öğretmen ve okul müdürü
sorumlu olduğu halde muhakkikler Karatay Milli Eğitim Müdürü Ali Ergun ve İl
MEM Md.Yrd.Abdullah Büyükatıcıgil,  zalim
hizmetkarlığı yapmışlardır.

2008
Eylülünde yine aynı okulda sınıf ayrımcılığı yapılmış, okul müdür yardımcısı
Tarık Çalışkan, “(Sınıf ayrımcılığını) İspatla, bu işi bırakmazsam şerefsizim!”
demiş, öğretmen 8 maddeyle ispatlayıp 01.06.2009’da Konya Valililiği’ne verdiği
halde, sonra Selçuklu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne ve Konya MEM
Müfettişler Kurulu Başkanlığı’na sevk edildiği halde örtbas edilmiş,
şerefsizlik savunulmuştur !

2008 Aralık
ayında adı geçen okulda bir öğretmen yazar, Konya İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne
hiçbir kamu görevlisi ismi verilmeyen, sövme bulunmayan, atasözlerine dayalı
haksızlıkları eleştiri bulunan makale göndermiştir. Ne anayasada ne kanunda bir
yasak olmadığı halde basit insan karakteri göstererek kul hakkı ödeyeceklerine
2 iftira cezası vermişlerdir! Müfettişler Ali Osman Kaplan ve Adil Korkmaz, önce
öğretmeni destekleyerek sonra güçlü zalimlerin tarafını tutarak yalancı şahit
ve yamuk karakterlerini göstermişlerdir !

Selçuklu İlçe
MEM Müdürü Mustafa Koca da hukuku hiçe sayarak tecziyeleri onaylamıştır. Ocak
2010’da başka bir olayda Mustafa Koca, bakmadan belgeleri imzaladığını itiraf
etmektedir. Konya İl İdare Kurulu, Mustafa Koca’ya da koruma kalkanı olmuştur.

Selçuklu
Kaymakamı Ali Rıza Çalışır da, makamına verilen ve kendileri incelemesi gereken
özel rapor ve belgeyi Selçuklu  Milli
Eğitim Müdürlüğü’ne sevk ederek hukuktan anlamadıklarını veya kasten düşmanlık
yaptıklarını ispat etmişlerdir! Konya Valiliği, Temmuz 2009’da bildirilen
bu haksızlığı da örtbas etmiş, hiçbir şey yapmamıştır.

2009 Nisan
ayında İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Nadi Soylu, aynı okuldan politik oyunla
sürgüne gönderilen müdür yardımcısının mahkemeyi kazanacağını anlayınca
Selçuklu MEM Şube Müdürü Hüseyin Güngör’e, “Mahkemeyi kazanınca okuluna geri dönmesin,
soruşturma açtırırım!” diyerek tehdit etmiş. Ön inceleme, “İddia sübut
bulmamıştır!” diye sonuçlanmıştır. Muhakkikler İl MEM müdür yardımcısı
İbrahim Adalmaz ve Şube Müdürü Sabit Çalık, “Bozacının şahidi şıracı!”
atasözünü uygulayarak komşu taraftarlıklarını güzel yapmışlardır!

2009 Ekim
ayında da aynı okuldaki başka bir erkek öğretmene, “Zarfı sert bir şekilde
hırıltıyla aldı!” gibi saçma sapan suçlamalarla ve zalimlerin dümen suyunda
giden öğretmenlerle işbirliği yapmıyor diye 2 iftira cezası da o almıştır ! Zalim
hizmetkarı muhakkikler Selçuklu’da okul müdürleri olan İsmail Ceylan ile Mehmet
Eskin idi.  

1 Eylül
2009’da mağdur öğretmen hanımı haksızlıkları kanıtlayıcı belgeleri muhakkik Konya
Vali Yardımcısı Mustafa Karabacak’a vermiş; o, “Dosya bizden çıktı!, Ahmet
Bıyık’a (İl İdare Kurulu Müdürü) verin!” diyerek ona göndermiş. 33 yıllık
Konya’da kökleşmiş bürokrat, mazlum vatandaşı mı savunacak, tabii ki her
zamanki gibi bir suç unsuruna rastlanmaz(!)

Ocak 2010’da
Konya basınında çıkan Selçuklu Mehmet Akif Ersoy Lisesi’ndeki olaylarda da esas
göze çarpan zulüm,başka okula sürülen eski okul Md. Ali Gürol Yalçınkaya’nın
para meselelerinde kusuru olup olmadığı veya yeni Md.Ahmet Baltacı’nın, Md.Yrd.Rıza
Aygün ile İngilizce Öğretmeni Abdullah Gürsoy yanında sövmesi değildir;Selçuklu
Kaymakamı Ali Rıza Çalışır’ın
idareci bürokratların taraftarlığını yaparak
soruşturma izni vermemesi.2009’da Rıza Aygün soruşturmasında evrakta sahtecilik
yaparak 2 kez rapor yok eden Konya MEM’de ne insanlığı olacak!Toplumumuzun
zalim İsrail veya nazi Almanyası’ndan farkı varsa görelim!

22 Yaşındaki Sevim ÖZCAN’ a 04 Aralık 2008’de muayene için
geldiği Konya Meram Tıp Fakültesi Hastanesi’nde Lösemi (Kan Kanseri) teşhisi
konmuştur.3.Kemoterapide hastalık sıfırlanmıştır.24.08.2009’da Konya’dan A.Ü.
Tıp Fakültesi Hematoloji Bölümü’ne
“(HLA) Doku Tipleme Tahlili” başvurusu
yapılmıştır.Tahlil süresinin en fazla 10 gün sürdüğü bilinmektedir.Buna rağmen
hasta yakınları tarafından defalarca sorulduğu halde tam 4 ay boyunca 10.12.2009’a
yani bir tanıdık yardımcı olana kadar tahlil sonucu çıkmamıştır! Bu sürede Meram
Tıp Fakültesi Hastanesi’ndeki görevliler tarafından hastaya verilen ilaçlar
aksi tesir etmiş,aslında hasta da bu ilaçları istememiş,öleceğini anlayınca,Hematoloji
Bölümü’ne “Mahşerde görüşürüz!” bedduasıyla acı içinde 14 Ocak 2010’da vefat
etmiştir veya şehid olmuştur!
 

Geçen 17 Martta
da Konya Valisi Aydın Nezih Doğan,
Kürt vatandaşların bulunduğu Yunak
ilçesinde, “Kürtten dost olmaz evliya olsa sokma avluya!” beyanıyla
ırkçılığı, ayrımcılığı alevlendirmiştir! “Evliya olsa (bile )” sözü
basiretsizliktir !  Allah-ü Teala
evliyaya düşmanlık edene harp ilan ettiğini…” bildirmiştir. Vali Beye, disiplin
kanununa göre bir işlem yapılmakta mıdır? Hiç, hiçbir şey!..

Yukarıda
bahsedilen mağdur ve mazlum öğretmenler ile idarecilere uygulanan tecziyeler,
batıl gelenekleri olan halklar gibi hukuk bilmeyen idareciler yüzünden hukuka
aykırıdır; çünkü soruşturma raporunun bittiği tarihten sonra 15 gün içinde
disiplin amiri kararını vermek zorundadır! Onlar ise bekletirler, ne zaman
keyifleri olursa o zaman savunma isterler! 
Hepsi iptal!

20’ den fazla
mahkeme kararını uygulamayıp zalim dere beyliği yapan Konya Ticaret Odası
Başkanı Hüseyin Üzülmez gibilerin egemen olduğu bataklık bir ülkede komadaki
adaletten bir şey beklemiyoruz !

İşte böyle
organize olmuş zalimler grubunu kınamıyor, lanetliyoruz!.. Eğer 70 milyonluk
devletin başkentteki yöneticileri de korkudan bir şey yapmazsa, biz zalimleri
Konya şehir meydanında halkın ve kameraların önünde ‘Ölümcül Dövüş’ e (Mortal
Combat) davet ederiz !

Adaletli
yöneticilerin her zaman yanındayız ! Selamlarımızı acı bir tebessümle
gönderiyoruz! Bizim mücadelemizin bir onur savaşı olduğunu anlamışsınızdır
umarız !          30 Temmuz 2010

* Kardelen Kütüphane Evrensel
Keşifler,P.Kutusu: 269 Nalçacı 42001 KONYA              

   Esra
ÖZCAN, Editör